30 Ocak 2014 Perşembe

sabah uçuşu

    Şu an saat 06.30 ,şimdiye kadar hep gece yazıyordum ama bugün yenidoğan güneşe bakarak yazasım geldi.Burada güneş çok erken doğuyor,hava saat 5 gibi aydınlanmaya başlıyor.Hele yaza yakın saat  7 ,8 de öğlen olmuş gibi hissediyorum .Dün tabiri caizse motor bağladım kendime ,ya da motor bağladılar bana ;sabah poliklinikte 58 hasta baktım öğle arası ard arda nefes dahi almadan üç sezeryan yaptım ,ameliyathaneden çıkıp tekrar polikliniğe indim 26 hasta daha muayene ettim ve sabahki sonuçlara baktım,saat 15 30 da düşük yapan bir kadına kürtaj yaptım ,daha sonra orderlar, ameliyat notları ,vizit derken 17 de hastaneden ancak çıkabildim.Çıktığımda kolumu bile kaldıracak halim yoktu,tek sevindiğim nokta icapçı  olmayışımdı.Lojmana zor attım kendimi bir duş aldım ve 19 da uyudum .Böyle olunca horoz gibi 05 30 da da uyandım.
     Yaklaşık bir saat önce uyandığımda Evgeny Grinko adlı genç Rus sanatçının ''Waltz'' isimli parçasını mırıldanıyordum .Bayırın ortasında güneşin doğuşunu sigara içip piyano çalarak karşılayan adam benim için tam bir sabah uçuşu oldu .Her notaya dokunuşunda sigarayı daha bir körükledi ben de onun eşliğinde sarı ışın hüzmesinin yükselişini izledim.
http://www.youtube.com/watch?v=VYCOg-yglNM
      Hiçbirimiz akşam uyurken gündoğumunu bir daha göremeyeceğimizi aklımızdan  geçirmeyiz.Nasıl olsa güneş yeniden doğacak,nasıl olsa hava yeniden aydınlanacak. Ancak bazılarımız için maalesef böyle olamıyor.Geçen hafta içinde genç bir hastamızı kaybettik.Bir daha yenigünü göremeyecek genç bir kadını...
       24 yaşında 28 hafta gebeliği olan hasta gece bulantı,kusma ve bayılma şikayetiyle acile başvurmuş,gebe olduğu öğrenilince hemen beni çağırdılar gittiğimde şuuru tam yerinde olmayan sol tarafı tutmayan bir kadınla karşılaştım.nörolojik bulguları ön planda olduğu için hemen nöroloji uzmanını aradık o da geldi bu arada ben ultrason ile fetusu kontrol ettim iyi görünüyordu ancak anne pek iyi değildi.Sinus kavernoz trombozu' ndan(beyin kan dolaşımını sağlayan yataklarda pıhtılaşma meydana gelmesi )şüphelenip hızlıca tomografisini çektik ,beyinde kanama alanlarının olması şüphemizi iyice arttırdı ve hastayı sevk etmek için yoğun bakım  ünitesi olan tam teşeküllü bir hastane aramaya başladık.Her zamanki gibi ilkbaşta kimse kabul etmedi.En sounda Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi hastayı kabul etti .Orada üç gün yoğun bakımda kalan hastanın tanısı doğrulanmıştı ''Sinüs kavernöz trombozuna bağlı subaraknoid kanama''(pıhtılaşmaya bağlı beyin kanamsı ve kafa içi basınç artışı).Ancak onu kurtarmaya yetmedi,yapılan tedavilere cevap vermedi ve maalesef hayatını kaybetti.Gebelikte nadir de olsa görülebilen ve ölümcül seyreden bu tabloyla imkanların daha iyi olduğu bir ilde karşılaşılsa genç kadın yaşar mıydı ? O kadar yaygın lezyonlarının olması nedeniyle çok zor gibi görünüyor ama insanoğlu yine de'' belki'' diyor işte...
       Bu şarkıyı dinlerken güneşi bir daha göremeyecek o genç kadının acil servisteki endişeli yüzü geldi gözlerimin önüne ,o yüzden sabah erkenden bilgisayar başına oturdum....
        Bir sefer de siz dinleyin''Waltz''i güneş doğarken onun anısına....


NOT:Bebeğin sezeryanla alındığını ve yenidoğan yoğum bakımda iyi olduğunu daha sonra yakınlarından öğrendim.