''-İşte belediyemizin bir hizmeti daha...''
''-Reis bey daha öncekileri neden görmedik?''
Bu diyalog meşhur vizontele filminden ben de izler izler gülerim.Bu hafta yaşadıklarımı daha iyi anlatabilecek cümleler yok sanırım.
Devlet hizmet yükümlüsü olarak geldiğim yaban ellere alışmaya çalışırken ,devletim bana bir hizmet daha yaparak, beni bir aylığına Adıyaman doğumevine geçici görev ile gönderdi.Ama nasıl gönderdi? Geçen ay diğer arkadaşım orada geçici görevdeydi bu ay da belki ben giderim diye bekliyordum ama sordum başhekimliğe var mı göervlendirme yazısı ,yok dediler.Saat 15 30 da çaldı telefonum '' doktor bey 1- 30 nisan arası Adıyaman Doğumevine geçici görev ile görevlendirildiniz bu akşam nöbetçiymişsiniz sizi bekliyorlar .''Neye uğradığımı şaşırdım, apar topar görevlendirme yazımı aldım ,bir don ,bir atlet, bir de mavi cerrahi takımımı alarak bindim Yaman Tur dolmuşuna vardım doğumevine.
Geldim ki ne geleyim ortalık curcuna ,orada bir doktor ben gelene kadar beklemiş, beni karşıladı biraz çalışma sistemini anlattı telefon numarasını verdi ,birşey olursa ara dedi ve gitti...
Hiç bilmediğim bir yerde ,hiç tanımadığım insanlarla ,hiç tanımadığım bir çalışma sisteminde nöbeti devraldım . sekiz tane ilk gebeliği olan gün aşımı '' propess'' li gebe ( doğum sancısını başlatmak için kullanılan bir ilaç) , dört tane doğum eylemi ilerlemiş, doğurmak üzere olan gebe ,üç tane bekleyen sezeryan ve acilden gelen hastalar .Daha önce uzmanlık eğitimi aldığım yerde sekiz asistan bir uzmanın yaptığı iş tek başıma bana kalmış gibi görünüyordu .Bir an için İlyas Salman' ın '' dolap beygiri'' filmindeki gibi başımı iki elimin arasına alıp ,çömelip ağlayasım geldi... sonradan eski günlerim geldi aklıma ,uykusuz nöbet gecelerim , çalıştık sabaha kadar ,gece hiçbirimizin gözüne bir damla uyku girmedi ,çatır çatır doğurttuk derler ya öyle yaptık,ne de olsa işimiz bu ne yapalım kader utansın.
Gelelim Adıyaman 'a ,Besni' den sonra biraz iyi geldi diyebilirim.Bir aylığına sağlık evine yerleştim .İki yıldızlı otel ayarında ,tuvaleti,banyosu ve sıcak suyu var en azından geceliği 15 tl (devlet hızmete gönderiyor ama nerde kalacak bu adam, parasını kim verecek demiyor maalesef, dolap beygiri çok nasıl olsa),idare ediyorum.Burada çarşı var ,mağazalar var ,lokantalar var ,migros da var .Böyle şeyler görmeyeli epey zaman olmuştu.Çocuk gibi sevindim .Çarşısı çok büyük değil ama geziyorum çarşıda ,migrosa gidiyorum iki gündür, ihtiyacım olmasa da alışveriş yapıyorum .Burada nöbet usulu çalışılıyor, icap yok en güzel tarafı o . Ben de bunu fırsat bilerek bir minyatür keyif yaptım ...
Böyle işte ... iki nöbet tuttum burada ,geçen nöbetimde doğuramayacağından adım gibi emin olduğum gibi bir kadına seni sezerayana almamız gerekli dedim ,''ben ameliyat olmak istemiyorum ,ameliyat olursam yarımadam olurum '' dedi ,ortalığı ayağa kaldırdı ,ben kararımdan dönmedim o da dönmedi ,başhekimi aramışlar gece yarısı , o da beni aradı ,ben de tıbbi olarak kararımın gerekçesini açıkladım ,sonunda benim dediğim oldu ameliyata aldım kadını ,ama ağzımla kuş tutsam neye yarar ...
Bir Adıyaman türküsü dinleyip yatayım , yarın poliklinikte yüz hasta beni bekliyor...
düz tara yar düz tara,
yar zülüfün düz tara
doksandokuz yarem var ,
sen açtırdın yüz yara ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder